Aradığınız Deyimin İlk Harfini Seçerek Kayıtlı Açıklamalara Ulaşabilirsiniz.
Ağır aksak
Ağır aksak deyiminin anlamı, açıklaması:Pek yavaş olarak, düzgün olmayarak."Her zaman işleri ağır aksak yapıyorsunuz."
Ağır basmak
Ağır basmak deyiminin anlamı, açıklaması:1. Ağırlığı fazla gelmek. 2. Bir işte etkili olmak, gücü üstün gelmek, istediğini yaptırmak."Politik gücü ağır basınca ihaleyi kazandı."
Ağır başlı
Ağır başlı deyiminin anlamı, açıklaması:Ciddî, olgun, hareketlerinde ölçülü, işlerini düşüne taşına yapan kimse."Ağır başlı olmak insana üstün meziyetler kazandırır."
Ağır elli
Ağır elli deyiminin anlamı, açıklaması:1. Oldukça yavaş iş yapan, çabuk yapmayan. 2. Vurduğu zaman çok acıtıp can yakan."Adamın eli amma da ağırmış, ense köküm hâlâ ağrıyor."
Ağır gelmek
Ağır gelmek deyiminin anlamı, açıklaması:1. Ağrına gitmek, onuruna dokunmak."Hak etmediğim şu sözler öylesine ağır geldi ki bana."2. yapılması güç gelmek."Bu yaştan sonra inşaat işlerinde çalışmak artık ağır geliyor benim gibi ihtiyara."
Ağır hastalık
Ağır hastalık deyiminin anlamı, açıklaması:Sonu ölümle neticelenebilecek gibi olan tehlikeli hastalık."Ağır hastalık geçirdiği için bir türlü kendini toplayamadı ve zayıf kaldı."
Ağır söz
Ağır söz deyiminin anlamı, açıklaması:Kişinin gönlünü inciten, gücüne giden, onuruna dokunan, dayanılması güç söz."Söylediğin ağır sözler çocukları çok incitti."
Ağırdan almak
Ağırdan almak deyiminin anlamı, açıklaması:Bir işi yapmakta acele etmemek, yavaş davranmak, isteksiz görünmek."Hiç sebep yokken işi ağırdan almanı bir türlü anlamıyorum."
Ağız (söz) birliği etmek
Ağız (söz) birliği etmek deyiminin anlamı, açıklaması:Daha önce bir konuda anlaşarak aynı şeyi yapmak ya da söylemek."Ağız birliği etmeli, hep birlikte savunmalıyız kendimizi."
Ağız aramak (veya yoklamak)
Ağız aramak (veya yoklamak) deyiminin anlamı, açıklaması:Öğrenilmek istenilen şeyi söyletecek yolda dil kullanmak."Ağzını ara bakalım o konuda bir şey biliyor mu?"
Ağız değiştirmek
Ağız değiştirmek deyiminin anlamı, açıklaması:Daha önce söylediğinin tersini söylemeye başlamak."Babasını görünce korkusundan ağız değiştirdi."
Ağız eğmek
Ağız eğmek deyiminin anlamı, açıklaması:Yalvarmak, hiç de lâyık olmayan birine yüz suyu dökmek. "Ölürüm de ağız eğmem o adama!"
Ağız gevşekliği
Ağız gevşekliği deyiminin anlamı, açıklaması:Sır tutmak hali
Ağız kalabalığı
Ağız kalabalığı deyiminin anlamı, açıklaması:Birbirini tutmayan, gereksiz, konu dışı sözler."Asıl meseleyi ağız kalabalığı ile ört bas edip kaçamazsın!"
Ağız kalabalığına getirmek
Ağız kalabalığına getirmek deyiminin anlamı, açıklaması:Birini gereksiz sözler söyleyip çok konuşmak yolu ile şaşırtmak, dikkatini dağıtıp aldatmak."Ağız kalabalığına getirip yok pahasına aldı malları."
Ağız kavafı
Ağız kavafı deyiminin anlamı, açıklaması:Karşısındakini ikna etmek için diller döken, çok konuşan, gerekli gereksiz söz söyleyen kimse."İğreniyorum şunun gibi ağız kavafı heriflerden."
Ağız yapmak
Ağız yapmak deyiminin anlamı, açıklaması:Birini aldatma, yanıltma, oyalama amacıyla duygularını, düşüncelerini olduğundan başka türlü gösterecek biçimde konuşmak."Ne ağız yapıp duruyorsun, gerçeği söylesene!"
Ağız, dil vermemek
Ağız, dil vermemek deyiminin anlamı, açıklaması:1. Söz söyleyemeyecek kadar hasta olmak. 2. Herhangi bir sebeple hiç konuşmamak, susmak."Kurşuna dizilmeyi göze aldılar ama ağız, dil vermediler."
Ağızda sakız gibi çiğnemek
Ağızda sakız gibi çiğnemek deyiminin anlamı, açıklaması:Ağızda sakız gibi çiğnemek: Bir düşünceyi, bir sözü tekrar edip durmak."Dolap da dolap! Artık ağzında sakız gibi çiğneyip durma şu sözü!"
Ağızdan laf (söz) çekme(çalmak)
Ağızdan laf (söz) çekme(çalmak) deyiminin anlamı, açıklaması:Bir kişinin bildiği şeyleri ustalıklı konuşmalarda ona sezdirmeden öğrenmek. "Boşuna uğraşma, ağzından laf çekemezsin onun."
a Harfi İle Harfle Başlayan Toplam 347 Deyim Var.