AÇIKLAMALI TÜRKÇE DEYİMLER SÖZLÜĞÜ

Dişine göre deyiminin anlamı, açıklaması:Yapabileceği, gücünün yeteceği, becerebileceği, uygun bir durumda."Tam da dişime göre, onu yenebilirim."

Dişini sıkmak deyiminin anlamı, açıklaması:Darlığa, sıkıntıya dayanmak; her türlü zorluğa katlanmak."Biraz daha dişini sıkmalısın, inşallah yakında rahata kavuşacağız."

Dişini sökmek deyiminin anlamı, açıklaması:Zararsız hale getirmek

Dişini tırnağına takmak deyiminin anlamı, açıklaması:Çok büyük zorluklara, sıkıntılara, darlıklara katlanarak bütün gücünü kullanıp çalışmak."Biz bu evi dişimizi tırnağımıza takarak yaptık, yıkmalarına izin vermeyeceğim!"

Dişinin kovuğuna bile gitmemek deyiminin anlamı, açıklaması:Çok az gelmek (yiyecekler için)."Açlıktan kırılıyorduk, önümüzdeki yiyecekler dişimizin kovuğuna bile gitmeyecek kadardı."

Diz boyu deyiminin anlamı, açıklaması:Dize kadar (yükseklik veya alçaklık için)."Çukuru diz boyu kazmışlardı."

Diz çökmek deyiminin anlamı, açıklaması:1. Dizini yere koyarak oturmak. 2. Teslim olmak."Düşman askerleri önümüzde diz çökmüşlerdi."

Dize gelmek deyiminin anlamı, açıklaması:Teslim olmak, boyun eğmek, yenilmek, güçlünün buyruğunu kabullenmek."Bizim kitabımızda dize gelmek yoktur!"

Dize getirmek deyiminin anlamı, açıklaması:Kendisine karşı geleni alt ederek buyruğunu dinler duruma getirmek, boyun eğdirmek."İki saatte düşmanı dize getirebiliriz."

Dizgini (dizginleri) ele almak deyiminin anlamı, açıklaması:Yönetimi ele geçirmek, işi kendisi yönetmeye başlamak."Dizginleri ele almazsak fabrika kargaşa içinde boğulup kalacak, üretim yapılamayacak."

Dizginleri salıvermek deyiminin anlamı, açıklaması:Başıboş bırakmak, sıkı tuttuğu yönetimi gevşetmek."Yönetim, dizginleri salıverince insanlar rahat bir nefes aldılar."

Dizini dövmek deyiminin anlamı, açıklaması:Çok pişman olmak."Çocuklarını küçük yaşta eğitmezsen sonradan dizini döversin."

Dizinin (dizlerinin) bağı çözülmek deyiminin anlamı, açıklaması:Korkudan, heyecandan, yorgunluktan ayakta duramayacak hâle gelmek."Yokuşu çıktım ama dizlerimin de bağı çözüldü."

Dizlerine kapanmak deyiminin anlamı, açıklaması:Yalvarmak, kendini küçük düşürecek kadar çok yalvarmak, başını dizlerinin üzerine koymak."Göreceksin, günün birinde dizlerine kapanacak babasının."

Dobra dobra söylemek deyiminin anlamı, açıklaması:Hiçbir şeyden çekinmeden, sözü eğip bükmeden, dosdoğru, açık açık konuşmak."Dobra dobra konuşan insanları severim."

Doğmamış çocuğa don biçmek deyiminin anlamı, açıklaması:Henüz ele geçmemiş bir şey, gerçekleşmesi kesin olarak bilinmeyen bir durum için hazırlık yapmak.

Dokuz doğurmak deyiminin anlamı, açıklaması:1. Bir işi güçlükle ve sıkıntı içinde sonuca ulaştırmak. 2. Merakla, heyecanla, sabırsızlıkla, sıkıntı çekerek beklemek."İşe geç kalmıştı, yeni araba gelinceye kadar dokuz doğurdu."

Dokuz köyden kovulmuş deyiminin anlamı, açıklaması:Geçimsizliği, hatalı davranışları yüzünden birçok yerden atılmış kimse.

Dolap çevirmek deyiminin anlamı, açıklaması:Hile, düzen ve dalavere ile iş yapmak."Yine ne dolap çeviriyor acaba?"

Dolma yutmak deyiminin anlamı, açıklaması:Kanıp aldanmak."Ona dolma yutturacağını hiç sanmam!"